
Kamuoyuna Duyuru
KAMU OYUNA
Hızır inancımızı, Dersim’in Tanrısı olarak gören kafaları “Ateizm” ile karma karışık olmuş kişiler, son günlerde “Alemi sersem, herkesi kör” sanarak, kendi kafalarındaki karışıklığı “Alevilerde kafa karışıklığı” ve “doğal din” ve Hızır inancımızı “Dersim’in Tanrısı” olarak kamuoyuna şırınga edip, inançlı Dersim halkımızın zihinlerinde sansasyon yaratmaya soyunmuşlardır.
Son dönemlerde inançlı olmayan, belirli ideolojilerin etkisinde kalarak, Alevi inancını, Hızır inancımızı kendi kişisel çıkarlar doğrultusunda itibarsızlaşmaya çalışmaktadırlar.
Alevi İslam İnancı, Hızır inancı başka bir dine göre tanımlanamaz. Hızır inancı, başka siyasi grup, kişiler tarafından tanımlanması, yeni kimlik biçimleme veya inancımız üzerinde siyaset yapma, kişisel çıkarları içinde biçimlenemez ve şekillendirilemez.
Dersim’de Alevi İslam inancı bin yıl öncesinden ocaklar üzerinde yaşam alanı buldu. Dersim’de bulunan, Ağuiçen Ocağı, Baba Mansur Ocağı, Derviş Cemal Ocağı, Sarısaltık Ocağı, Kureyşan Ocağı, Seyit Sabun Ocağı ve İmam Rıza Ocağı, Ehlibeyt soyundan olan bu ocak pirlerimiz, Hakk Muhammed Ali ve Ehlibeyt yolu olan Alevi İslam inancını Kuranı en iyi yorumlayan velilerin görüşlerinden ilham alarak yaşattılar.
Hızır Orucunun en temel kaynağı Kurandır. Bakara Suresi, 203 ayetinde “Sayılı günlerde Allah’ı zikredin.” Denilmektedir.
Alevilerin, bu sayılı günlerde Hızır orucu tutulur. İnsan suresi 7-8-9 ayetlerinde ise şöyle bahis edilmektedir;
Ayet 7: Onlar verdikleri sözü tam bir biçimde yerine getirirler ve kötülüğü salgın olan bir günden korkarlar.
Ayet 8: Yoksula, yetime ve esire yemeği severek yedirirler.
Ayet 9: Biz size yalnız ve yalnız Allah rızası için yediriyoruz. Sizden bir karşılık da bir teşekkür de istemiyoruz der.
Bu ayetlerin Hz.Ali Cenab-ı Murtaza’nın şanına geldiği belirtilmektedir. Alevi inancında Hızır orucunun kaynağı Kuran ve hadislerdir. Kuran-ı Kerim Hızır kısası Kuran’da El-kehf suresinde geçmektedir.
Hz.Musa, Hz.Hızır kısası (60-82 ayetler)
Hz.Hızır ayetlerde isim vermeden kullardan bir kul olarak geçmektedir. O, kulun Hz.Hızır olduğunu bildiren hadis kitaplarıdır. (Sahihu’l Buhari, Sahihu Müslüm, tirmizi vs.) Alevi İslam inancında Hz.Hızır bir erendir. Diğer bir bilgiye göre de Nebi’dir. Allah’ın kendisine rahmet ve ilim verdiği kişi, peygamber veya bir velidir. Hızır Aleyhisselam, Hz.Musa zamanında yaşamış Ab-ı Hayat (ölmezlik suyu) içerek ölümsüzlüğe ermiştir. Kendisine Allah katında batın ilmi (Ledün ilmi) verilerek, Hz.Musa’yı eğitmekle görevlendirmiştir.
Alevi İslam inancımız ve Hızır inancımız Kur’an’a dayalı, Hz.Muhammed’in buyruklarına göre İslam’ın evrensel boyutları ile yorumlanıp yeryüzü insanlığına yeni kapılar açan bir büyük düşünce akımı olan tasavvuf felsefesiyle hayat bulan bir insan bütünlüğüdür. Özünü insan sevgisinde bulan ve Tanrı’nın insandan tecelli ettiğine inanır. Vahdet-i Vücuttur.
Alevilik dini İslam, Kitabı Kur’an, Allah’a kul, Hz.Muhammed’e bağlı, Hz.Ali’ye talip, Ehl-i Beyt yolunu süren, yani Kuran’ı ve İslam’ı Hz.Ali gibi anlayan ve On iki imamlar gibi inancı sürdürenlerdir. Hz.Ali’ye bağlı onu seven ve Hz.Ali’nin yolundan giden taraflarına Alevi denir. Alevilik İslam’ın içindedir. Ayrı bir din değildir. Mezhepler üstü ve İslam’ın içinde tasavvufi bir yoldur. İslam’ın içinde insanidir, aklidir, ahlakidir. Ehl-i Beyt yolunun, Kuran ayetlerinin yorumudur. Alevilik İslam inancını, özünde beslediği amaçlar doğrultusunda anlamaya çalışan, içselliği esas olan, şekil şartlarından ziyade, insanın yüceliğini benimseyen Hz.Ali ve On iki imamlar gibi inancı sürdürmektir.
Alevilikte en büyük hac iyilik yapmak, aç olanı doyurmak, insanlar arasında barışı yaymak, insanlık alemi için çalışmak ve doğruluktan ayrılmamaktır. Tüm baskılara rağmen Anadolu Alevi İslam inancının temelinde güzellik ve paylaşımcılık temel ilkedir. Musahiplik fikri varlığıyla kardeş tutmak, fitre ve zekatı daim kılmıştır. Eline, diline, beline, aşına, eşine, işine sahip olmayı ve kendini bilmeyi temel almıştır.
Alevi İslam anlayışında; insanı sevmek bir ibadettir. Alevi İslam inancında, insan Tanrı’nın yeryüzündeki tecellisidir. İnsanda Tanrı’nın tecellisi var. Bu sebeplerden dolayı insanların rızasını kazanmayan hiçbir kimse Tanrı’nın rızasını kazanamaz. Alevilikte yetmiş iki millet bir görülmüştür.
Bu nedenle, inançsal değerlerimizi vasıfsız hale getirmeye ve inancımızı itibarsızlaştırmaya, Hızır inancını kullanarak siyasi emellerine alet edenleri kınıyoruz.
Ağuiçen Ocağı Baba Mansur Ocağı Derviş Cemal Ocağı
İmam Rıza Ocağı Kureyşan Ocağı Sarısaltık Ocağı
Seyit Sabun Ocağı